Duyduk duymadık demeyin. Badecik ilk defa bir yarışmaya katıldı ve kazandı. Ne yarışması diye soracak olursanız söyleyeyim: En Güzel Çığlığı Atma Yarışması. Koltuklarımız kabardı gerçekten, gururumuz çok büyük 🙂
Hikayesi kısa. Geçtiğimiz hafta sonunu Silivri’de geçirdik. Tesadüf bu ya Pazar günü alışveriş için Silivri Maxi’ye uğradık; meğer çocuklar için yarışma ve gösteriler yapılıyormuş aynı anda. Bade’yi tutamadık elbette ve hayatımın sonuna kadar unutmayacağım, çok komik bir anımız oldu.
Bizim kız tabii doğduğundan beri çığlık çığlığa olduğu için oldukça antrenmanlı ve hazırlıklıydı. Heyecanlanan miniklerin ağzından çıkan komik seslere gülen ebeveynler mikrofona tüm gücüyle yırtınan Bade’nin sesi sebebiyle kulaklarını tıkamak zorunda kaldılar.
En güzel çığlığı atan atıyordu da, birinciyi belirleyecek olan aldığı alkışlardı. Hain ebeveynler tabii sadece çocuklarını alkışladılar. Sıra Bade’ye gelince ben kendimden geçtim, tek kişilik bir ordu gibi bağırıp alkışladım. Yarışmayı yapanlar da izleyenler de şaşırdı tabii. Herkes dönüp bana tuhaf tuhaf baktı. Umursamadım, çünkü onlar Bade’nin nasıl çırpındığına, nasıl heyecandan yerinde duramadığına dikkat etmiyorlardı.
Bana en çok dokunan yarışmanın sonunda kazandığı balonla kollarıma koşan Bade’nin mutluluktan gözyaşlarına boğulmasıydı. En güzel çığlığı ben attım değil mi anne ?
En komiği ise benim de aynı şekilde gözyaşlarına boğulmam oldu. Hayır yani buna bu kadar heyecanlanıp sevindiysek çocuk ileride bir başarı elde ederse ne yapacağız çok merak ediyorum. Maazallah ileride iyi bir üniversiteyi falan kazanırsa görmemiş annesi sevinçten kalpten gider. Anne olmanın işte bunun gibi gerçekten absürd yanları var.
Beni soracak olursanız –yarışmalarda 4 yaşındaki kızım için çılgın tezahüratlar yapmam dışında – tahılsız diyete devam ediyorum, kendimi de gayet iyi hissediyorum. Kitabı soracak olursanız haberler kötü, ufak aksilikler sebebi ile çıkış tarihi maalesef birkaç ay sonraya, muhtemelen Aralık ayına ertelendi. Neyse ki çok uzun bir süre değil.
Tarife gelirsek, kafeinden uzak durmam gerekiyor çünkü çok çarpıntı yapıyor. Bu sebeple kakao yerine keçi boynuzu unu kullandım. Çok lezzetli oldu. Bu tarif incirsiz de yapılabilir ancak hazır mevsimiyken lütfen incirle deneyin derim. İncir muz dondurmasına çok hoş bir tat ve aroma veriyor. Bu arada hazır mevsimiyken incir dondurması tarifimi de denemenizi öneririm. Tarifi burada.
Yaban mersinli & Çikolatalı Dondurma
İçindekiler:
2 adet orta boy muz
1 adet orta boy patlıcan inciri
2 çorba kaşığı taze Süt Kreması veya Hindistan cevizi kreması
2 çorba kaşığı keçiboynuzu unu
2 – 3 çorba kaşığı yaban mersini
Servis için
Yaban mersini
Pikan Cevizi (isteğe bağlı)
Yapılışı:
1-Muzları dilimleyin, buzlukta en az 4 saat bekletin.
2-Mutfak robotunuza donuk muzları, soyulmuş inciri ve diğer tüm malzemeleri ekleyin. Pürüzsüz olana dek çekin, süsleyip servis edin.