Doğum gününde oyuncak istemedi bu yıl. “Çok fazla oyuncağım var.” dedi.                         

Herkes kıyafet aldı. Mont, bot, pantolon, tişört, kazak, elbise, gözlük vs. İstisnasız herkes. Zevkten dört köşe oldu bizimki. Her sabah kalktığımda iki dirhem bir çekirdek giyinmiş buluyorum onu. Benim parfümlerimi sürünmüş, dudağında parlatıcı, boynunda kolye, bileğinde bilezikler, saçında taçlarla.  

  Giyim kuşama düşkünlüğü benim için yeni değil ama ilk defa bu raddeye varıyor. Bir gözü şimdiden hep kuaförlerde. Alışık olduğum bir şey değil. Kıyafet, süs vs. hiçbir zaman pek ilgimi çekmedi benim  -kaliteli ayakkabılar, kaliteli bir çanta ve orijinal parfümler hariç. Takıp takıştırmayı da hiç sevmedim. Bilezik/bileklik/saat hala rahatsız eder, takamam. Benim ilgi alanlarım her zaman daha farklı oldu. Kıyafet alışverişi yaparak geçen saatler yerine ikinci el eşyacıları, sahafları, antikacıları gezmeyi tercih ederim. Güzellik salonunda geçen her an vakit kaybı gibi gelir bana. Zorundaysam giderim.

  Benden farklı olmasını doğal karşılamam gerektiğini biliyorum. Benim gibi olmasını bekleyemem. Zaten bana çok benzemesini istemem de. Ne benim hassasiyetimi alsın ne de içimdeki öfkeyi. Benim gibiler için Dünya üzerinde yaşaması zor bir gezegen.

  O bambaşka biri olacak, biliyorum bunu. İşin aslı, nasıl bir genç kadına dönüşeceğini hayal etmek bile hoş bir duygu. Çok güzel olacağını biliyorum. Bakımlı, şık bir kadın. Kendi ayakları üzerinde durmayı başarmış, kendine güveni olan, başarılı ve güçlü bir kadın. Kendine özgü. Hiç kimseye benzemeyen.

  Sonra bir an geliyor, gözlerine bakıyorum. Benim dinlediğim şarkıları mırıldanıyor. Benim kelimelerimi kullanıyor. Bana benziyor. Bana ait bir şey var ruhunda. Yüzünü inceliyorum. Evet, bir şey var orada. Benden çok daha farklı ama yine de bana ait. Paralel bir evrene, kendi çocukluğuma uzaktan bakmak gibi. Ama o, ben değil. Çok daha iyi. Berrak bir su gibi. Ferah bir nefes gibi.

Pek çok kusuru olan biri olabilirim ama onu büyütürken bir şeyleri doğru yaptığımı biliyorum.

Glutensiz Kombo Bisküvi

Servis: 10 adet büyük boy / 20 adet orta boy

İçindekiler:

Kurabiye hamuru için

1 su bardağı – 100 gr badem unu

½ su bardağı  100 gr hindistancevizi şekeri

40 gr (yaklaşık 8 çorba kaşığı) toz hindistan cevizi (unu değil)

60 gr (yaklaşık 4 çorba kaşığı) katı hindistancevizi yağı veya katı tereyağı

Dışı için

80 gr tercih ettiğiniz bir tür çikolata

Toz hindistan cevizi

Yapılışı:

1.Kurabiye hamuru malzemelerini mutfak robotunuzun geniş haznesinde çekin. Oluşan hafif ele yapışan hamura minik parmak şekli vererek pişirme kağıdı serilmiş fırın tepsinize dizin. (Tepsiye yayılan bir hamur maalesef, ona göre şekil veriniz.)

2.Önceden ısıtılmış 160C fırında altın rengini alana dek yaklaşık sekiz-on dakika pişirin. Soğutun.

3.Çikolatayı benmari usulü eritin, bisküvileri önce çikolataya sonra Hindistan cevizine bandırıp servis edebilirsiniz.